
Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) ve Antalya Sigorta Acenteleri Derneği (ANSAD) işbirliğinde ‘Sigorta Acente Muhasebesi Eğitimi Toplantısı’ gerçekleştirildi.

ALTSO Meclis Salonu’ndaki toplantıda konuşan ANSAD Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Düzenli, eğitimli yetkin personel ve eğitimli yetkili acentelerle sektörün hak ettiği pozisyona geleceğini söyledi. Düzenli, “Bu nedenle eğitim faaliyetlerine son derece önem veriyoruz. İmkanlarımız doğrultusunda mesaimizin çoğunu bu konuda harcıyoruz. Kişi başına sigorta tüketimi en düşük olan ürünlerden biri hala sağlık sigortası ve hayat poliçeleridir. Bu konuda kat edilecek büyük bir yol bulunuyor. Acentelerin daralan iş hacimleri için en temel satış büyüme konusunu bu doğrultuda sağlık ve hayat poliçeleri teşkil ediyor. Bu konuya ANSAD olarak çok önem veriyoruz. Biz bir siyasi parti değiliz. Biz bir meslek örgütüyüz. Mesleki gelişimimizle refah seviyemizin hedefi doğrultusunda ben, sen, o demeyi bırakıp biz diyerek gelin bir olalım, iri olalım, diri olalım, güçlü olalım. Yönetim kurulumuzda hiçbir menfaati olmadan işimizden, ailemizden fedakarlık yaparak bu asil görevi severek ve çok çalışarak sizlerin desteğiyle en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Bu eğitimde bize ev sahipliği yapan ALTSO Başkanı Mehmet Şahin’e, katılımlarınızdan dolayı sizlere teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
“Acente hangisini takip etsin?”
Polisoft Yazılım AR-GE Müdürü Volkan Kamadan da, “Sigorta aracıları neden bir ticari yazılıma ihtiyaç duyarlar? Buna ilk belirleyici etken eğer bir sigorta aracıları birden fazla sigorta şirketinin acenteliğine sahipse temelde yaşanan en büyük problem gerçek gerileme listelerine ulaşamama ya da ulaşmak için çok fazla efor harcamadır. Diğer bir problem yine sigorta şirketleriyle mutabakat sağlama ihtiyacı. Sigorta şirketleri tarafından genelde iptal poliçelerin ilgili aylardan düşülmesi noktasında bazı sorunlar çıkıyor. Size o ay ödemeniz gerekenden daha fazla tutar çıkartabiliyorlar. Siz bunun bir sağlamasını yapmıyorsanız o an yapacak çok bir şey yok. Bunu ödüyorsunuz. Sigorta şirketleriyle de bunu bizzat yaşıyoruz. Sigorta şirketine bir itirazınız olduğunda, ‘Ben bu ay bu kadar ödememeliyim. Burada bir yanlışlık var’ dediğinizde, ‘Bana tanıdığınız, bildiğiniz, ismi duyulmuş yazılımlardan bir rapor al. Bu rapor üzerine konuşalım’ deniyor. Yoksa sizin kenarda takip ettiğiniz ya da benzeri kendinizin hazırladığı bir dokümanı çok kabul etmiyorlar. Bizzat isim veren şirketler de var. ‘Şu yazılımdan çıkarttığın raporu al, o zaman konuşalım’ diyorlar. Kendi yazılımlarımızda müşterinin ödeme planlarıyla sizin şirkete yapacağınız ödeme planlarını ayrı ayrı takip ediyoruz ve şirkete yapacağınız ödeme planını biz hesaplıyoruz. Olması gereken kurallar var. Bu kuralları acente belirliyor. İlgili sigorta şirketi bana o poliçe üzerindeki komisyonumu peşinat yetse de yetmese de tamamını ilk ayda benim hesabımdan o poliçenin hesabını kurtarttırırsa düşer. Kurtarmayan tarafı da başka bir poliçenin borcundan düşer ama o ay komisyonumu bitirir. Acenta bunun hangisini elle, excelle takip etsin? Bir sigorta işletmesi nihayetinde bir iktisadi işletmedir. Poliçe kesmiyor. Tahsilat yapıyor ya da farklı farklı işlemler yapıyor. Acentanın tüm iktisadi ve finansal verilerinin toplamının durumunu görmeye ihtiyacı var. Son dönemlerde sigorta şirketlerinin acentelerini dijitalleştirme yönündeki çabalarda sorun var. Acentelerin zorlandıkları müşteri segmentasyonu sorunu da var. Bunun için firma bazında çok düzgün bir üretim raporuna sahip olmalısınız. Hatta sigorta şirketinin ürünleri tek çatı altında toplanmalı. Bir müşteri arıyor, ‘Bana acil bir hesap ekstresi gönder’ diyor ve siz panik yapıyorsunuz. Çünkü bir emin olamama durumu var. Yazılımlarda her zaman bu risk mümkün. Burada önemli olan girdiğiniz verilerin doğru olarak size sunuluyor olması” diye konuştu.